Gadi Evi
Hindistan'ın Maval kentinde, PMA Madhushala tasarımı bu evde delikli tuğla ve taştan dalgalı bir perde, kompakt bir hacim ve avlu düzenini sarıyor. Bölgeye özgü avlulu ev tipolojisinin yeniden yorumlandığı Gadi Evi, sakinleri için bir dizi farklı mekansal deneyim yaratmak üzere tasarlanmış.
Yerel bir mimarlık şirketi olan PMA Madhushala'nın, Maratha ailesinden iki kardeşin "atalarının topraklarında, şehrin kalabalığının ötesinde güçlü bir kale gibi güvenli yapı" isteğini karşılayan ev, 1.2 dönümlük bir arazi üzerinde konumlanıyor. Mimarlar projeyi, "nesiller boyunca geleneksel 'Wada'larda yaşayan, iç avlularda ve geniş dışa açık alanlarda çiftçilik anlayışına sahip bir yaşam tarzı geliştiren kolektif ailelerinin bağımsız ve kendi varlığını sürdüreceği mimari bir tezahür" diye tarif ediyor.
Geleneksel anlayış ile modern günlük yaşam arasında bir bağlantı kuran ev, mekansal kurgusu, süslemeleri ve pencere detaylarıyla 'Gadi' adı verilen yerel ev formundan ilham alıyor.'Bir Gadi', açık, yarı açık ve kapalı alanlardan oluşan ilginç bir hiyerarşi yaratan iç avluları, balkonları, ortak alanları olan, dışarıdan sabitlenmiş kalın duvarları olan küçük bir kale gibidir. Tüm bu unsurlar daha sonra mimarlar tarafından mevcut modern ihtiyaçlara ve inşaat sistemlerine hitap eden çözümler bulmak için yeniden tanımlanmış. Mimarinin geleneksel anlayışları özümseyerek günümüz ihtiyaçlarına hizmet ettiği bu süreç sonucunda yapı zamansız bir varlık olarak ortaya çıkıyor.
Mekansal organizasyon, geleneksel mimaride tek bir kişi için gerekli olan, bir dizi orantı ve ızgaranın yerleştirildiği, farklı mekanlarla değiştirilebilen ve farklı mekanlarla değiştirilebilen işlevsel alandan türetilen bir modül olan 'Khand'dan esin alıyor. Bu modüller yükselen hacimler olarak, geçişlerde farklı işlev alanlarına dönüşen amorf varlıklar olarak dikey boşlukta birbirine bağlanıyor.
Kale tasarlanırken geleneksel bir malzeme olan taş ve tuğlanın estetik özellikleri öne çıkarılmış. Her iki malzemenin birleşimi, tüm yapılara taç benzeri bir görünüm vererek, tuğla kıvrımlı petek halka yapısı gibi açıklıklarla daha da geliştirilmiş. Petek geometrisi, tümü yük taşıyan bir yapıda iç işlevlere göre açıklığın konumu ve boyutunu farklılaştırırken esneklik sağlıyor.
Yerel zanaatkarların geleneksel inşaat bilgilerinin entegrasyonuna güçlü bir şekilde odaklanırken; hem doğal ve yerel malzemelerden hem de modern beton blok teknolojilerinden oluşan kompozit inşaat metodolojisi benimsenmiş. Yük taşıyıcı kalın dış duvar, sismik kuvvetlere ve aşırı iklim koşullarına dayanacak şekilde tasarlanmış. İç strüktür, inşaat kolaylığı sağlaması ve malzeme kullanımının en aza indirmesinin ötesinde, homojen ve temiz bir iç mekan diline modern bir dil kazandırmak için betonarme bloklarla inşa edilmiş.
Ara basamaklar ve merdivenler, ana yapı üzerindeki toplam ağırlığı azaltan “ferrogami” yöntemiyle tasarlanırken, iç bölmeler hafif ahşap veya taştan yapılmış. İç duvarlar, genel iç hacmi arttıran, mekanların içindeki aktivite akışına kusursuzluk getirmek için geleneksel kireç sıva ile işlenmiş.
Zamansızlık arayışında ev, ev içinde uygun yaşam koşullarını sağlayan ve enerji kullanımını en aza indiren pasif sistemlerle nesiller boyu devam edecek şekilde uyarlanmış. Doğal ortamına uygun olarak kurgulanan yapıda, ışık, havalandırma, su ve enerji tasarrufu için doğal teknikler maksimum düzeyde kullanılmış. Doğal soğutma için rüzgar kuleleri, negatif ve pozitif hava basıncı bölgeleri ile 'Venturi etkisi' üreten plantasyon ve açıklıklara oluşturulmuş. Çoklu iç avlular içeren yapıda enerji, eğimli çatılar ve park yeri üzerine yerleştirilen fotovoltaik güneş panellerinden sağlanıyor. Yağmur suyu toplama sistemi ile birlikte mutfak bahçesine su sağlayan uygun kanalizasyon arıtması planlanmış. Mutfak bahçesi ise bağımsız bir yaşam için ailenin günlük ihtiyaçlarını karşılama potansiyeline sahip.
Fotoğraflar: Hemant Patil











DİĞER YAZILAR
Yorum Yaz