Şiir/Mimarlık: Binanın İhlali
Bahar Avanoğlu'nun derlediği "Şiir/Mimarlık: Binanın İhlali" kitabı, İletişim Yayınları'ndan çıktı.
Kitabın tanıtım metninden: Özellikle Rönesans’tan beri, mimarlığın binayla, inşayla ilişkilendirilmesini reddeden ve onu sanat olarak, şiir olarak, hatta felsefe olarak tasavvur edenler olmuş. Bu retçi görüşler, mimarlığın işleve, faydaya indirgenmesine karşı çıkmışlar. Onlara göre mimarlık, birtakım ritüellerdir, kutsal ruhlarla efsunlanarak canlanan heykellerdir, kozmik yaratıklara ev sahipliği yapan labirentlerdir, semiyotik mabetlerdir, altın çağın ütopyalarıdır… Sonsuz bir hayal ve arzu âlemidir. Dolayısıyla mimarlık, ancak binayı ihlal ederek mimarlık olabilir. Mimarlığın kökeni bina-olmayandadır.
"Mimarlık bina mıdır? Ya da başka bir tabirle, ‘mimarlık binaya işaret etmek zorunda mıdır? Unbuilt olumsuz yanıt verir: Mimarlık bina değildir; mimarlığın binaya işaret etme yükümlülüğü de yoktur’ der. Unbuilt’e göre, mimarlık kökeni itibariyle bir nesneye ya da bir nesnenin temsiline indirgenemez. Mimarlık, tinsel bir arayış, tinsel bir deneyim, bir düşünce, bir şiir, bir eleştiri, bir arzu projesidir."
Bahar Avanoğlu, önce mimarlığı şiir ve eleştiri olarak kavrayan bu geleneğin kapsamlı bir arkeolojisini yapmakta, ardından da onun çağdaş ifadesi olan Unbuilt düşüncesine ilişkin dört metin sunuyor.

DİĞER YAZILAR
Yorum Yaz